Çok Okunanlar

Popular Posts

23 Mart 2019 Cumartesi

Allison Balfour'un 1594 yılında cadı olmakla suçlandığı mahkeme en sık zikredilen İskoç cadı mahkemelerinden birisidir. Balfour, Orkney Adaları'ndaki Stennes adlı köyde yaşardı. O zamanlarda Orkney resmi olarak Norveç yasalarına tabi olmasına rağmen, 1468'den beri İskoç kontları tarafından yönetilmekteydi ve bu nedenle İskoçya'nın yasal yetkisi altında bulunmaktaydı ve özellikle 1563'teki İskoç Büyücülük Yasası ile büyücülük, ölüm cezası ile cezalandırılacak bir suç haline gelmişti.

Kara Patie olarak bilinen 2. Orkney Kontu Patrick Stewart, 1594'te Balfour'un duruşması sırasında Orkney'in kontrolünü elinde tutuyordu. Patie, küçük erkek kardeşlerinin, özellikle de Carrick Kontu John Stewart'ın, onu öldürmeyi planladığına ikna oldu. Patie, Balfour'u meslektaşları arasında yer alan ve John'un hizmetkarlarından biri olan Thomas Paplay'ın elindeki zehri on bir günlük bir işkencenin ardından ortaya çıkardı.

Paplay, infazından hemen önce itirafını geri çekmesine rağmen, Balfour ve ailesi, bir itiraf alınana kadar işkence gördükleri Kirkwall'a götürülmüşlerdi. Balfour yargılandı, büyücülük yapmaktan suçlu bulundu ve ölüm cezasına çarptırıldı. Paplay'ın yaptığı gibi, Balfour 16 Aralık 1594'teki infazından hemen önce itirafını geri çekmiş, masumiyetini açıkça ilan etmiş ve kendisi ve ailesinin üyeleri üzerinde yürütülen işkenceleri ayrıntılarıyla açıklamıştı. 16 Aralık 1594'te Kirkwall'da Gallow Ha''da idam edildi.

Orkney Adaları. Kaynak: express.co.uk

Arka Plan

Orkney adalıları, büyücülük, falcılık ve doğaüstü güçler gibi inanışlara sahip bir geleneğe sahipti. Büyülü güçler genel yaşam tarzının bir parçası olarak kabul edilirdi ve sorgulanmazdı. İskoçya'daki cadı avları 1550'de başladı. İskoç Kraliçesi Mary'nin (Mary Stuart) parlamentosu 1563'te İskoç Büyücülük Yasası'nı onaylar. Bu yasaya göre büyücülüğün cezası ölümdür. Orkney takımadaları, 1611 yılına kadar resmi olarak Norveç yasalarına tabi olmasına rağmen, İskoçya tarafından 1468 yılından sonra İskoç kontlarının egemenliği altında tutulurdu. Kara Patie olarak bilinen 2. Orkney Kontu Patrick Stewart, ilk cadı mahkemeleri sırasında 1594'te adaların kontrolünü ele geçirdi. Stewart ailesinin üyelerinin birbirlerine karşı çok iyi tutumlar beslemediği görülmektedir: Patie, babası ile iyi anlaşamazdı ve küçük kardeşlerine, özellikle de Patie'nin öldürmesi için ikna edildiği Carrick kontu John Stewart'a karşı özel bir düşmanlık beslerdi. John'un hizmetçisi olan Thomas Paplay'ı yanında zehir taşırken bulmuştu. On bir gün boyunca işkence gören Paplay Allison Balfour'un da adını verir. Ancak infazından hemen önce itirafını geri çeker.

1612'den önce Orkney'deki cadı mahkemelerine dair pek az bilgi bulunur, ancak Balfour'un mahkumiyetinin ayrıntıları tarihçi Julian Goodare tarafından "İskoçya'nın en sık alıntılanan cadılık vakalarından biri" olarak tanımlanır. Balfour, yaşlı eşi Taillifeir ve çocukları ile İrlanda olarak bilinen Stenness'te bir köyde yaşardı. Daha önce uğraştığı doğal ilaçların nam salmasından dolayı, Kara Patie'ye nasıl büyü yapılacağı konusunda kendisine danışıldı. Sözde büyülerden ilki, sonuçları bilinmeyen ancak Kara Patie'ye kötü bir etkisi olmayan bir büyü olayı, 1593 Ekim'inde gerçekleşti. Bunun sonucunda, Balfour tutuklandı ve Aralık 1594'te yargılanmak için Kirkwall'a götürüldü.

Dava, sadece Patie'nin yetkisi altında başlatıldığı için olağan dışıydı, halbuki İskoç cadı mahkemelerinde yargılama için bir komisyon kurulması gerekiyordu. Çoğu cadı mahkemesi, mahkumların da hapsedilmiş olduğu St Magnus Katedrali'nde yapılırdı, Balfour'un mahkemesi Kirkwall Kalesi'nde yapıldı. Orkney tarihçisi Ernest Marwick, işkencenin katedralde gerçekleştiğini iddia etmiştir. Balfour iki gün boyunca bir vaiz ve Patie'nin yakın arkadaşı olan Orphir'den Henry Colville tarafından sorguya çekildi.

İşkenceler

Colville, Balfour'dan Patie'yi kardeşi Carrick Kontu John Stewart aleyhinde harekete geçmesini sağlamak için yeterli kanıtlar almaya çalışıyordu. Colville "sorgulayıcı ve manevi rahatlatıcı" rollerini üstlenerek kırk sekiz saatlik acımasız bir işkence gerçekleştirdi. Bacakları, kurbanın eti yanmaya başlayana kadar bir ​​ısıtılabilen demirden yapılmış bir araç olan caschielawes adlı bir araç içine alındı. Bilincini kaybettiğinde, birkaç kez olduğu gibi, kurban uyanana kadar bekleniyordu. Balfour masumiyetini haykırmaya devam ederken, Colville dikkatini Balfour'un kocası, oğlu ve yedi yaşındaki kızına yöneltti. Balfour'un kocası Taillifeir, tam olarak nasıl bir cihaz olduğu bilinmeyen uzun ütülerle işkence gördü. Tarihçi Sigurd Towrie'y göre kurbanların vücuduna 320 kg ağırlığa varan taşlar yerleştirerek işkence yapılmaya devam edildi. Balfour yine de itiraf etmediği için, oğlunun bacaklarının demir kalıplar içine sokulmasını izlemek zorunda kaldı. Dizden bileğe kadar uzanan bu cihaza büyük bir çekiçle elli yedi kez vuruldu. Bu kalıp, kaslarda ve kemiklere şiddetli ezilme ve sakatlanma ile sonuçlanıyordu.

Colville kızına işkence yaptığında Balfour kırılma noktasına ulaşmıştı. Genç kızın ellerini, parmaklarını sıkıştırarak pinniewinkles olarak da adlandırılan parmak kelebek vidaların arasına yerleştirdi. Colville, Balfour'a itiraf ederse idam edilmeyeceğine dair güvence verdi. Balfour sonunda itiraf etti ve Colville, onu mahkemenin suçlu ilan etmesine yetecek kanıtı elde etmiş oldu.

İnfaz ve Sonrası

Colville'nin vaatlerine rağmen, Balfour, büyücülük yaptığı gerekçesiyle suçlu bulundu ve boğularak yakılmaya mahkum edildi. 16 Aralık 1594'te Balfour, idam edileceği Kirkwall'da Gallow Ha''ye götürüldü. Boğulmadan önce, toplanan kalabalığın ve onay için Colville de dahil olmak üzere beş vaizin önünde bir açıklama yapması gerekiyordu; bu sırada masumiyetini tekrar dile getirdi ve kendisine ve ailesine karşı yapılan işkenceleri anlattı. Balfour'un hükmü uygulanmadan hemen önce, Stenhouse Toprak Sahibi Patrick Bellenden, kendisine verilmiş olan bir balmumu hakkında onu kendisine karşı kullanacağına dair bir komplo hakkında sorgulamak istedi. Bu balmumu, tutuklandığında çantasından alınmıştı ve sorgulayıcıları bunun büyücülükle ilgili olduğunu düşünüyordu. Lady Bellenden'in koliklerine bir tedavi yapılacağını belirterek iddialarını reddetti.

Patie ve kardeşleri arasındaki uzun süredir devam eden nefret eksilmeden devam etti; 24 Haziran 1596'da Carrick Dükü John Stewart, erkek kardeşi Patie'yi zehirlemek için Balfour'la işbirliği yaptığı gerekçesiyle mahkemeye çıkarıldı. John Stewart, itirafın geri çekildiği ve işkence altında alındığı için göz ardı edilmesi gerektiğini belirterek kendisini savundu. Suçsuz bulundu.

Görüş Belirtin

Gönderilere abone ol | Yorumlara abone ol

- Copyright © Dünya'nın Cadıları - Devil Survivor 2 - Destekleyen: Blogger - Tasarım: Johanes Djogan -